YAYINLARIMIZ
Ömer Nesefî'nin El-Manzûme'si ve Ebü'l-Berekât Nesefî'nin El-Musaffâ'sı
Fıkıh tarihinde bu ilme yapmış oldukları hizmetler sebebiyle bazı bölgelerin özel yeri vardır. Hanefî mezhebi geleneğini sürdüren ve eserleriyle, yetiştirdikleri öğrencileriyle büyük katkılar sağlayan Mâverâünnehir bölgesi ve burada yer alan Nesef’i bunlar arasında zikretmek gerekir. Ebû Hafs Necmüddîn en-Nesefi’nin (ö. 537/1142) şiir zevkini ve neşesini kattığı ve ulema arasında oldukça rağbet gören fıkhî ihtilaflara dair el-Manzûme adlı eseri ile Ebü’l-Berekât Hâfızüddîn en-Nesefi’nin (ö. 710/1310),Ebü’l-Kâsım Muhammed b. Yûsuf es-Semerkandî’nin (ö. 556/1161)fıkhın bütün konularını ihtiva edenel-Fıkhü’n-nâfi‘ adlı muhtasarına el-Mustasfâ adıyla yazmış olduğu muazzam şerh fıkıh tarihi bakımından çok önemlidir. Bu iki değerli eseri Dr. Hasan Özer, tahkikli olarak neşrederek ilim adamlarıyla buluşturmuştur. Kendisi, el-Manzûme’ye Ebü’l-Berekât’ın yazdığı el-Musaffâ adlı şerhini de tahkikli olarak neşrederek bu halkayı zenginleştirmiştir.
Elinizdeki bu kitap, söz konusu iki âlimin hayatını, ilmi faaliyetlerini konu alan bir çalışmadır. Ayrıca Ebü’l-Berekât ve el-Mustasfâ’sı ile ilgili inceleme, doktora tezinin gözden geçirilmiş şeklidir. Burada sadece şu noktaya işaret etmek çalışmanın değerini ortaya koyması açısından yeterlidir. Ebü’l-Berekât’ın hocalarından geriye doğru gidildiğinde ilmi zincirin bütün halkalarında herhangi bir eksiklik olmaksızın mezhebin imamı Ebû Hanîfe’ye oradan Rasûl-i Ekrem’e (s.a.s.) kadar ulaşmasıdır. Bu Müslüman ilim geleneğinin ne kadar sağlam ve güçlü bir yapıya sahip olduğunun da kanıtıdır. Bu kitabı, okuyucunun bu yönüyle de okumasının önemli olduğunu ifade etmek isteriz.